13 Aralık 2009 Pazar

=Yorar=

Işıklar kapandığında,gökyüzünün o melankolik turuncusunda,rüzgar hüzün kırıntılarını getirir,uzaklardan.Ağlayan bir kadının kokusu siner teninize...Bulanıklıktan yanar ağzınız,diliniz...Evde kimse yoktur,sadece turuncu uzun gölgeler...Çığlık çığlığa bir sessizlikle hafif bir piyano eşlik eder.Siyah-beyaz kareler gözlerinizde...Kadın mırıldanır yavaşça:''Dileğini tutmuş sayar sonsuzdan geri,yanarken yanakları üşürmüş elleri...''Sıkılır üstündekilerden,usulca çıkarır yalnızlığını üzerinden kalabalıkları giyinir.Kurtulamaz...Dudaklarını boyar.Kırmızının görkemiyle sarar dudaklarını...Ellerinden dumanlar akar aşağı...Yalnızlşık senfonisi hüznün mutluluğuyla sürer...Kulaklarınızı patlatacak kadar güçlü ve sessiz bir yalnızlık senfonisi... Yalnızlık senfonisi sessiz değil midir zaten? Boğulur bu sessizlikte kadın...İşte neşeli bi şarkı parçası:''Dans etmek için mükemmel bigün koşmak,fırlamak,zıplamak,Şarkı söylemek...''Sahte bir mutluluk kanda..Ardından depresiflik gelir şarkıyla...Gözler buğulanır...Y orar bu sahte mutluluk...Heyecandan dağılmış saçları yatışır...Saçlarında ki deniz kokusu etrafa yayılır.Gözleri kapanır başı düşer olduğu yere...Dalar sonsuz ülkelere...

=Wind Of The Sound Wrinkled Butterflies=
Still,I don't know where ı come from
Licking golden oreals,
Skin dripping with the silver sweat of day
And quiet letters by night
In their cooling jars:canaries,cigars,curled lashes,
Can be smelled in each mosque
We didn't know quiet.
Diatribes faded in jonquils
Quilted under time and thyme
Fresh and decaying
I take thwm
To themshelves
To die
With o sound of leaves
We didn't know qıiet.
Still,I don't know where to go...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder