15 Eylül 2010 Çarşamba
=Bir Buket Dost=
Fotoğraflarına göz gezdirdim benim için pek te somut sayılmayan birinin. Doğum günü fotoğraflarını gördüm bir süre sonra. Kalabalık olan doğum günü fotoğraflarını... Arkadaş grubuyla güzel bir cafe'de kutlanmış, külleri halen sıcak sayılabilecek bir doğum kutlusu... Güzel bir pasta, içkiler, hediyeler bunlar boş şeyler. En çok imrendirense bir buket dost... Benim hiç öyle bir doğum günüm olmamıştı bir buket dost ile kutlanmış. Evden uzakta... Öyle yalnızlaşmışım ki ben - ki doğuştan bağışıklığım vardır yalnızlığa- bırakın yanımda bir buket dost arayanım bile olmuyor... Annem, babam, kardeşim, pasta, bir- iki mum, hediye... İşte tüm doğum günlerim bundan ibaret. Öyle birgün gelicek ki ben... Ben tek başıma kutlayacağım ama düşündüğünüzün aksine bu benim en mutlu doğum günüm olacak... Neden mi? Çünkü ben mutluluk oyunu sahnelemek zorunda bıraklımayacağım. O güne dair kırık dökük bir hayal uyumakta aklımın bir köşesinde. Kendi evim... En güzelinden bir pasta alırım, belki de en kırmızısından frambuaz soslu. O gün içimden ne gelirse alırım, canım ne isterse. Hediye paketi yaptırırım özenle aldığım herşeyi. Görkemli Paketler.... Evin bir köşesine saklarım onları, kaybederim zihnimde. Bir yemek yerim kendimce. Ardından giyinirim güzelce ya da güzel olmak şart değil içimden nasıl gelirse işte... Dim modunda aydınlatılmış bir oda da mumlarımı ve tütsülerimi yakarım... Bir de pasta mumları tabi. Tam istediğim gibi bastığım yaş sayısınca mum... Mumlar söner, aynı anda olması istenir ama pek olmaz genelde... Bir tabak, bir çatal ve bir bıçak.... Karışıklığa lüzum yok. Bir bardak son nokta. Belki de yeşil bir bardak... Hediyelerimi getiririm usulca, teker teker. Paketleri açarım içindekini bilmiyormuşcasına. Dilediğim kadar yerim pastamdan, en fazla iki dilimdir nasılsa... Kalanını sokakta ki köpeklere olmadı kedilere veririm. Onlar daha... Ve sonra dans ederim 'Voyage', duraklarım 'La Vie En Rose' ağlarım hem de hıçkırarak 'Le Moulin' ... En güzeli de rol yapmam, sahnelemem o en acı mutluluk oyununu... Ağlamak yorar ya insanı, uyurum yorgunluktan... Kutlı olsun en mutlu doğum günüm...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder