26 Haziran 2009 Cuma

Falan Filan

Sabahın köründe internetin başındayım.İçimde hayallerimden birini gerçekleştirmiş olmanın mutluluğu var.Saçlarımı renk renk boyamak istiyordum.İşte oldu sonunda.Uçlarını boyadım,Turkuaz,yeşil ve mor :)Nihayet biraz olsun mutluyum.Tamda karanlığıma kapanmışken bu saçlar beni çekip aldı.Fotoğrafımı çektim.Saçlarımı herkese göstermek istedim.Arkadan ve önden arkadan görünüm güzeldi.Ama önden görünüm için aynı şey söz konusu değil.Çünkü önde yüzüm var.Elimden gelse yüzümü siler saçlarımı çıkarırdım ortaya.Yüzüme ihtiyaç yok saçlarım yeter.Saçlar olmadan bir yüz ne işe yarar ki.Dünya güzeli değilim sonuçta.Bir salıncak isterdim şuan.Karanlık kocaman bir odanın ortasına kurulmuş.Odada ki tek şey salıncak...Karanlık olmalıydı oda.Açık pencereden sadece bir miktar ay ışığı sızmalıydı içeri.Rüzgar dolaşmalıydı içeride serin ve güçlü.O salıncağa oturup saatlar ce ay ışığında rüzgarla sallanmak isterdim.Üstümde kırmızı bir elbise.Saçlarım uçardı rüzgarda.Sallanırıdm gözlerim kapalı umarsızca.Dudaklarım kırmızı olurdu ve dudaklarımdan bir parça kan akardı aşağıya.Sımsıkı tutardım iplerden.Sallanırdım.Öne...Geriye ve en yükseğe...Alçal ve yüksel...Rahatla ferahla...Rüzgar teninde,seninle bir bütün...Hayatta salıncak değil mi?Ne farkı var.Tek fark ay ışığı yok...Rüzgar sert,öldürücü....Hayal edebiliyorum.Salıncakta olduğumu ve korkmuyorum ıssızlıktan ve karanlıktan...Mutluyum...O kadar hafifledim ki.Elbisem kırmızı...Dudaklarım kırmızı...Saçlarım rengarenk,uçuyorlar rüzgarda...Kimse yok karanlığımda bu kez...Sadece ben ve ayışığı...''Ay ışığına vuruldum ben,çok uzaklarda olsada.Sonumuzu bile bile seviştim ben.Artık gece hiç olmasada''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder