Mutsuzluk her an kanımızda,her nefes aldığımızda verdiği acıyı fazlasıyla hissederken yaşamak inanılmaz zor.Yalnızım hemde tahmin edemeyrceğiniz kadar fazla.3 ay öncesine kadar bi dostum vardı.Ya da dost değilde dost sandığım bir düşmanım.Ama şimdi yok.Yalnızım.Ve 2 yıl önce giden bir dost daha...5 ay öncesinde bir arkadaş grubum vardı.Ama şimdi onlarda yok!Yalnızlığa gömüldüm.Kabul ediyorum.Gerçek bir hayatım bile yok...Hayalle gerçek arasında ne olduğu belli olmayan tadı-tuzu kalmamış bir hayatım var.Çok merak ediyorsanız alın size hayatımın tarifi:Pasiflik,bolca yalnızlık,gözyaşı ve bolca acı...
=Çanakkale'den Anılar 1-2-3 Mayıs 2009=
Okulumla gittim o cennet şehre,ilk uzun okul gezimdi.1 mayıs akşamı okulumdan hareket ettik.Saat 22:00'yi gösteriyordu.İki otobüstük.Otobüslere yerleştik.Ben şanslıydım.Çünkü en sevdiğim hocalarım bizim otobüsteydi.(Aysun hocam,Kazım hocam)Hareket etmemizle birlikte şamata başladı.Kazım hocam kuralları anlattı.İlk mola yerimiz İzmir'e gelmeden bir tesisti.Orada mola verdik sonra yola devam.Ben Duman'ın yeni albümüne kilitlenmiş durumdaydım.Gece 3'e kadar falan dinledim.Telefonların kapalı olması gerekiyordu ama Kazım hocamız kıyamadı açın dedi.Aslında hiç uyumak istemiyordum ama ertesi gün yorucu bir gün olacaktı.Conk Bayırı,Arı Burnu... Uuuu geziliecek bir yığın yer .Akşama kadar gez babam gez :)O yüzden 3 gibi uyudum.Ben uyudum ama arka taraf tam gaz eğlenceye devam :)Saat sabahın beşiydi uyandığımda iskeledeydik ve yağmur yağıyordu biz feribot için sıra beklerken.Heyecan ve mutlulukla etrafa baktım.Vay be!Sonunda geldim rüya şehir Çanakkale :) Sonra bi ara sordum bizimkilere''Ben uyudum mu ya?'' :) Ooo hemde nasıl dediler :) Çanakkale hala uyuyordu.Ve biz onu uyandırmadan geçtik karşıya...Karşıya geçtiğimizde güneş doğmak üzereydi ve hava serindi...Otobüslerden indik,derin bir nefes aldım.Çanakkale'yi çektim içime.Kahvaltı yapmak için bir yer aramaya giderken bir ''İstanbul'' tabelası gördüm ve yapıştım dudaklarımla...Öptüm...Yola devam.Çoğu kişi beğenmese de bence gayet güzel olan bir kahveye girdik.Sabahın köründe içeriyi dolduran enfes çay kokusu...Kahvaltıdan sonra otobüslere atlayıp Kilitbahir kalesine doğru yola çıktık.Herkes uyuyordu.Bense bir parça müzik dinlemenin derdindeydim.Herkes Kazım hoca'nın sesiyle kendine geldi''Koğuş Kalk'' :)Rehberimiz bir şeyler anlattı.Sonra kaleye geldik ama sadece otobüsün içinden baktık.Onun yerine başka bir yeri gezdik.Biz gelmeden yağmur yağdığı için her yer çamurdu.Pantolunumun paçaları çamur içinde kaldı.Berbat bi durumdu.Gün boyunca baya gezdik.6.sınıflarla çok sıkı dostluklar kurduk.Akşam 16:00 sularında hocalara yalvarmaya başlamıştık.''N'olur otele dönelim''.En sonunda Çanakkale'ye geri dönüp o harika otele gittik.Akol Otel...Odalara yerleştik.Ben Zeynep'le kalıyordum.6. kattaydı odamız ve ben yürüyerek çıktım :) Zeynep'ide peşimden sürükledim.KIzcağız söylene söylene bi hal oldu.''Ay Tuğçem asansörle çıksan ölürsün dimi :)''Duş aldık sonra yemeğe indik.Herkes kurt gibi acıkmşıtı.O gece buruk bir geceydi.Yemekten sonra Zeyneple oda da hiç knuşmadık.Bi ara balkona çıktım.Ve aman tanrım!Bu ne manzara :) Deniz ayaklarımın altında ışıklar denize vurmuş...Sabah 06:00 civarı kalktık.Toparlandık,kahvaltı yaptık ve otelden ayrıldık.Otel sahilin karşısındaydı.Sahile gittik..Yürüyerek oradan Çimenlik Kalesine .Orasıda süperdi.Çanakkale'nin meşhur Peynir tatlısından aldık.Immm! Tadı hala damağımda :) Truva'yı gördük,oradan harika Siyah bir kovboy şapkası aldım.Gerçi biraz kazıklandım ama napalım artık.Anlamam abi ben pazarlıktan :) Ayvalık'a doğru yola çıktık.Orada yemek falan işte.Sevmedim Ayvalık'ı.Aklım cennetimde Çanakkale'mde kaldı.Oradan giderken anladım ki hayatımın şehri orası...Sonra Şeytan Sofrasına uğradık oradan direkt ev :) Yolculuk süper ötesiydi.Okula gelirken Kazım hoca hep bir ağızdan Çanakkale Türküsünü söylememizi istedi ;)Harika bir geziydi :) Nasıl unuturum ki.Hiç fotoğraf çekemedim ama :( Fotoğraf makinesi annemdeydi.Yine de harikaydı.Keşke hiç dönmeseydim Çanakkaleden!Ah Çanakkale nasıl unuturum seni.Her köşene bir parçamı bıraktım ben...Belki de sadece parçalarımı değil ben sana ruhumu bıraktım.Gözyaşlarımı akıttım toprağına!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder