23 Ekim 2009 Cuma

=Nerededen Baktığın=

Nereden baktığın önemli değildir hayata!Bazen geniş,ferah bir pencereden bakarsın,bazen dar kesvetli bir odadan,bazense karanlığın tam içinden ışığı görmeye çalışırsın.Çoğu zaman ne hissettiğin anlaşılmaz,önemli değildir.Bazen hiç susmadan konuşur dudakların bazense birbirine kenetlenmiş gibi bir türlü açılmaz.Seyretmek istersin o anlarda.Gülmezsin ağalarsın belki ama boş gelir bi çok şey.İnsanları yürekten sevmek isterken terslersin,istemezsin.Rüzgar yüzüne çarpar,hiç olmadığın yerlere götürür,saçlarını salmak özgür bırakmak istersin ama bağlarını çözemezsin.İstersin ki özgürce uçsunlar rüzgarda,yüzüne dağılsınlar.Çırıl çıplak ve çığlık çığlığa koşmak istersin rüzgara karşı.İçinde ki nefes kirli gelir.Gökyüzü ne kadar mavi olursa olsun sıkar seni.Karanlık görmek için bakmışsındır.Hayata nereden baktığın hiç önemli değildir bazen!Zil çalar dönemezsin...Görmek istemezsin yüzlerini seni zorla gülümseten ressama nefret beslersin...
Ağzında istemdışı bir bıkkınlık tadı...Gecenin koynunda uykusuzluğu istersin.Gecenin kollarında saklanıp sabahlarsın ne kadar kalabalık olsa da yalnızsındır.Çehrene çöken anlamsız bir melankoli somurtusudur.Ama istemezsin kaybolsun.Mumlarla yakarsın parmak uçlarını...Saçlarında dolaşan ölümün elleri yerine tütsülerin melankoli dumanıdır.Buzdan dudakları öpersin...Kayar,donar dudakların,ağlarsın...Aslında anlamsızdır,yaşadıkların,konuştukların,hissettiklerin...
Kafayı feci derecede taktığım şeyler var:Mumlar gibi tütsüler gibi,dudaklar gibi,kedınlar gibi,kırmızı gibi,siyah gibi,kan gibi,şarap gibi,karanlık,yalnızlık,melankoli gibi vs.... Yaşımdan büyük mü yazıyorum ki acaba?Bunu bilemem.Sonuçta yazıyorum ya işte...Anlamlı ya da anlamsız...Siz iyi ki varsınız.Siz,siz... Evet siz. Okuyucularım,sırdaşlarım...

''Kadın kararlıydı,önünde dört mum yanıyordu.
Ya mumları öldürmeliydi
ya da
Işığını...''
Devamını sormayın tamamlamak istemedim...
Öyle kalsın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder